Page 515 - SİNCAN TARİH VE KÜLTÜR ATLASI
P. 515
hükümet kurulamayınca, Mustafa Kemal Paşa, Çankaya köşkünde verdiği
yemekte bulunanlara, “Yarın Cumhuriyet ilân edeceğiz” diyerek Cumhuri-
yetin kurulması hakkındaki düşüncelerini açıklar.
29 Ekim günü Halk Fırkası’nda, Vekiller Heyeti’nin kurulması üzerine
tartışmalara başlar. Sorunun çözümü için Mustafa Kemal Paşa’dan düşün-
celerini açıklaması istenir. Mustafa Kemal Paşa, bunalımdan çıkmak için
Anayasa’nın değiştirilmesinin zorunlu olduğunu açıklar. Cumhuriyetin ilâ-
nıyla ilgili tasarıyı hazırlatır ve Meclis’e sunar. Uzun tartışmalar sonunda
Cumhuriyetin ilânı kabul edilir. Daha sonra Meclis toplanır ve hazırlanan
kanun tasarısını aynen kabul eder. “Yaşasın Cumhuriyet” sesleriyle saat
20.30’da Cumhuriyet ilân edilir.
Aynı gün, Cumhurbaşkanlığı seçimi de yapılarak Gazi Mustafa Kemal
Paşa oy birliğiyle yeni Türk Devleti’nin ilk Cumhurbaşkanı olur. Cumhuri-
yet’in ilanı ile bağımsız bir devlet olan “Türkiye Cumhuriyeti”, başkent Anka-
ra’dan bütün dünya devletlerine varlığını ve bağımsızlığını duyurur. 141
“HEMŞEHRİ” GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA
Millî Mücadele yıllarında Ankaralı devamlı Mustafa Kemal’in yanında
olmuş ve İzmir’den Ankara’ya döndüğü gün onu “hemşehri” ilan etmiş ve
Şehremeni (Ankara Belediye Başkanı) Ali Haydar Bey vasıtasıyla bu karar
Mustafa Kemal’e bildirilir. Mustafa Kemal Paşa, 5 Ekim 1922 günü, Ankara-
lılara duyurulmak üzere Belediye Başkanlığına gönderdiği bir bildiriyle, An-
karalılara teşekkür etmiş, “Hemşehrileri” olmaktan duyduğu mutluluğu ve
Ankara’nın İstiklal Savaşı’nda oynadığı önemli rolü vurgulayarak şu ifadeleri
kullanır:
Ankara Belediyesi aracılığıyla yurtsever Ankara halkına, Beni Anka-
ra’nın onurlu hemşehrileri arasına katılmaya davet etmek suretiyle
beliren iltifatınıza en içten duygularımla teşekkür ederim. Sevgili mil-
letimizin bütün dünyanın düşmanlığına karşı zaferle sonuçlandırdığı
Kurtuluş Savaşı tarihinde, Ankara adı, en üstün yerini koruyacaktır. Bu
mücadeleye başladığımız zaman karşılaştığımız güçlüklerin büyüklü-
ğü hepinizce bilinmektedir. Kimilerinin aşılmaz saydığı bu güçlükler
karşısında sizler bir dakika tereddüt etmediniz ve üç yıl önce Sivas’tan
Ankara’ya geldiğim zaman, bir örneğini geçen gün göstermiş olduğunuz
içten ve yürekten sevgi gösterileriyle beni kollarınız arasına aldınız. O
zaman gösterdiğiniz bu yurtseverce cesaret sayesinde, yabancı devlet-
lerin işe karışmasıyla İstanbul’da kapattırılmış olan Meclisi, daha geniş
yetkilere ve milletimizin şanına layık bir bağımsızlığa sahip olarak, An-
kara’da açmak mümkün oldu. İstanbul’da yabancı süngülere dayanan-
ların dağıttıkları Meclis’te cesur Erzurumlu hemşehrilerimin milletve-
kili sıfatını taşıyordum.
499