Page 148 - SİNCAN TARİH VE KÜLTÜR ATLASI
P. 148

kaya gibi girdiler, dönüş zamanı geldiğinde yine bir kaya gibi tertemiz
                      ve lekesiz çıktılar. Allah kendilerinden razı olsun.


                      Sultan Abdülhamid, Karakeçililer’den oluşan muhafızlarına çok gü-
                  venir, Söğüt Alayı’ndan sitayişle bahseder ve onlara  “öz hemşerilerim”
                  derdi. Sultanın Karakeçililer’e itimadı herkesten fazlaydı. Bu yüzden her
                  gece yattıktan sonra İkinci Abdülhamid’in yatak odasının dışında bir ha-
                  remağası ve Karakeçili aşiretinden bir muhafız bulunurdu. Söğüt Alayı’n-
                  da görev yapan askerler belirli bir hizmet süresi sonunda terfi ettirilerek
                  jandarma kuvvetlerinde görev yaparlardı. Memleketlerine dönmek iste-
                  yenler ise üç senelik hizmetten sonra geri dönerlerdi. Karakeçililer her se-
                  nenin Rebiülahir ayında atlarıyla Ertuğrul Gazi Türbesi’ni ziyaret ederler,
                  türbede mevlit okuturlar, kurban keserler, çevreye ikramda bulunurlar.
                  Bu tören Karakeçililer’e mahsustur.

                      Karakeçili aşiretine Anadolu’nun birçok yerinde rastlanılır. İç ve Batı
                  Anadolu’daki Karakeçililer Yörük, Doğu’daki Karakeçililer ise Türkmen
                  veya  Kürt  olarak  isimlendirilmiştir.  Urfa’daki  Karakeçililer,  konar-göçer
                  hayat tarzlarından dolayı Karakeçili Kürtleri diye anılmışlardır. Osman-
                  lı Arşivlerinde “Suvari Ertuğrul Alayı” ve Karakeçili aşiretlerinin Ertuğrul
                  Gazi türbesi ziyaretleri hakkında çok sayıda belge bulunmaktadır.      71










                  Ressam Fausto Zonaro’nun Ertuğrul Süvari Alayı’nın Galata Köprüsü’nden geçişi (1901)
































             132
   143   144   145   146   147   148   149   150   151   152   153