Page 279 - SİNCAN TARİH VE KÜLTÜR ATLASI
P. 279
Mü’essesât-ı Dîniye ve Tedrîsiye (Dîni ve eğitim kurumları): Ankara
kazâsına tâbi‘ Zîr nâhiyesi merkezi olan İstanos kasabasında Kapudan
Kara Mehmed Paşa nâm zât (18 Kasım 1811’de kaptan-ı derya görevine
getirilen Kara Mehmed Paşa, şiddetli humma hastalığına yakalanmış ve
12 Aralık 1811’de vefat etmiştir. Mezarı Eyüp’teki Küçük Hüseyin Paşa me-
zarının yanındadır. Caminin yeniden inşa tarihinde Kaptan-ı Derya Kara
Mehmed Paşa hayatta değildir. Sicill-i Osmani, C: IV, s. 278) tarafından bin
iki yüz otuz sekiz (1238/1822-1823) târîhinde tecdîden ta‘mîr edilmiş ufak
bir câmi‘-i şerîf mevcûd ise de mezkûr câmi‘e senede yedi sekiz yüz gu-
ruş râddesinde vâridât te’mîn eden on bâb dükkânın mukaddemâ cânib-i
evkâfdan zabt edilmiş olması hasebiyle maâşlı veya vazîfedâr imâm ve
hatîbi bulunmamasından dolayı yalnız îdeyn (bayram) ile cum‘a günleri
edâ-yı salât (namaz kılındığı) olunduğu gibi câmi‘-i şerîfin mefrûşâtı ve
sıva ve boya nevâkısıyla (noksanları) medhalindeki basamak taşlarının
cidden ıslah ve ta‘mîre muhtâc bulunduğu tedkîkde müşâhede edilmiş-
dir. Bu hâllere mukâbil Ermeni ve Protestanların ayrı ayrı birer mektebi
ve bir hayli talebe ve muvazzaf mu‘allimleri ve birer de şekl-i cesâmet
(büyükçe) i‘tibârıyla pek nazarda kasabada bulunan emâkin ve mesâkin
miyânında nazar-ı dikkati celb edecek kiliseleri mevcûddur.
*
Hükûmet Konakları: Zîr Nâhiyesi merkezinde kâin hükûmet dâire-
si nâhiyenin kazâ hâlinde idâre olunduğu zamandan kalmış ve kazânın
nâhiyeye kalb ve tahvîlinden sonra alâ-hâlihî bırakılarak bir kısmı bütün
bütün münhedim olmuş (yıkılmış) ve diğer kısmı derûnunda oturulama-
yacak derecede harâba yüz tutmuş köhne bir binâdan ve hele mefrûşât
vesâiresi eşyâ ve levâzım denilebilecek şekil ve rengi gâ’ib etmiş bir yı-
ğın süprüntüden ibâret olarak pek hazîn bir manzara irâ’e etmekde olma-
sı şân-ı hükûmetle hiçbir zamân muvâfık görülemediğinden hükûmet
konakları inşâ’ât ve ta‘mîrâtı içün umûmî büdceye mevzu‘ tahsîsâtın
husûsât-ı sâireye tercîhan tezyîd-i mikdârıyla şân-ı hükûmeti temsîl ede-
cek olan bu gibi mebânînin (yapıların) mehmâ-emken (mümkün merte-
be) tanzîm ve ıslâhı lâzım ve lâbüddür (gereklidir).
*
Umûr-ı Zirâ‘iye (Ziraat İşleri): Ankara ile Zîr nâhiyesi merkezi olan İs-
tanos kasabası arasında ve nâhiye-i mezkûreye tâbi‘ Sincan Köyü istas-
yonu civârında bulunan arâzî ekseriyet i‘tibârıyla mezrû‘dur (ekilidir).
İstanos kasabası arâzîsinde kâbiliyet-i zer‘iye mevcûd ve kasabanın va-
satından İstanos Çayı (Ova Çayı) nâmıyla bir de su cereyân ederek irvâ
ve iskâsı dahi mümkün olduğu hâlde ma‘a’t-te’essüf işbu vesâ’it-i tabî‘iye-
den istifâde ciheti aranılmayıp kasaba civârında ihdâs edilen birçok seb-
ze, kavun, karpuz bostanlarının te’mîn ettiği menâfi‘ ile iktifâ olunmakda
ve bir de senevî elli elli beş paket tohum açılarak iki yüz elli dört yüz kilo
263